Kripto dünyasının yabancılaşması: Değer yaratımından tekil coin satma ekonomisine

Son zamanlarda Hong Kong Konsensüs Konferansı'na katıldıktan sonra, yerel meslektaşlarla yapılan iletişim birçok duygu uyandırdı. Sektör profesyonelleri hala aktif olsa da, piyasanın atmosferi sessizce değişti. Bu ne geleneksel anlamda bir boğa piyasası ne de tipik bir ayı piyasası; bu daha önce hiç yaşanmamış bir "yabancılaşma" durumu.

Şu anda, kripto para endüstrisinin geriye kalan tek bir ana iş kolu var gibi görünüyor: coin satmak.

Sektör Ekosisteminin Üç Temel Sütunu

Geçmişe baktığımızda, kripto para endüstrisi esasen üç alana dayanarak çalışıyordu:

1. Değer yaratma: Kullanıcı ihtiyaçlarını karşılamak için teknik yenilikler aracılığıyla, örneğin Bitcoin, Ethereum, stablecoin'ler gibi.

2. Değer keşfi: Yatırım ve ticaret yoluyla potansiyel varlıkları keşfetmek, sektörü geliştirmek.

3. Değer akışı: Satış kanalları oluşturmak, tokenlerin birincil pazardan ikincil pazara geçişini teşvik etmek.

İdeal koşullarda, bu üç alanın birbirleriyle uyum içinde çalışması ve birlikte gelişmesi gerekir. Ancak gerçek şu ki: İlk iki alan giderek zayıflarken, üçüncü alan hızla gelişmektedir.

Proje ekibi artık kullanıcı ihtiyaçları ve ürün geliştirmeye odaklanmıyor, yatırım kurumları da sektör trendlerini derinlemesine araştırmıyor. Tüm piyasada sanki sadece bir ses kalmış: "Nasıl coin satılır?"

Coin Satış Ekonomisi ve Kaynak Tekeli

Sağlıklı bir piyasa ortamında, proje ekipleri ürün geliştirmeye odaklanmalı, kullanıcı ihtiyaçlarını karşılamalı ve böylece kar ve piyasa primleri elde etmelidir. Yatırım kuruluşları ise dip dönemlerinde devreye girer, zirve dönemlerinde çıkarak sermaye değer artışı sağlar. Akış aşaması ise sermaye piyasalarına daha yüksek bir verimlilik sunar.

Ancak, mevcut kripto para piyasası bu ideal durumdan uzaklaşmış durumda. Yenilikçi tartışmalar ve ürün geliştirme neredeyse kaybolmuşken, ikinci piyasa kurumları da genel olarak bekleme durumundalar. Bu durumda, piyasadaki en aktif katılımcılar piyasa yapıcılar, aracı kurumlar gibi aktörler haline geldi. Bu katılımcıların odak noktası, verileri nasıl manipüle edecekleri, ilişki kurarak listeleme fırsatları elde etmeye çalışmak ve pazarlama yöntemleriyle alım satımı nasıl çekebilecekleridir.

Bu eğilim, piyasa katılımcılarının yüksek derecede homojenleşmesine neden oldu; herkes giderek azalan mevcut fonlardan yarar sağlamanın yollarını arıyor. Sonuç olarak, küçük bir kısmı üst düzey kaynak sahibi, kırılmayan bir çıkar ortaklığı oluşturarak piyasanın çoğu kaynağını ve fırsatını tekelleştirmiştir.

Yenilikçi Ruhun Azalması

2022 yılında FTX çöküşünden sonraki piyasa durgunluğundan farklı olarak, o dönemde büyük miktarda sermaye hala yatırım kuruluşlarının elindeydi ve bu sermaye, girişim projelerine yatırılabilecek, değer yaratabilecek ve yeni fonları çekebilecek kan yapma işlevine sahipti.

Ve şimdi, büyük miktarda sermaye ara aşamalarda tüketiliyor, proje sahipleri sadece hızlı bir şekilde borsa çıkışı yaparak kâr elde etmeyi amaçlıyor, yatırım kurumları ve ikincil piyasanın aracısı haline geliyorlar. Artık değer yaratmaya odaklanmıyorlar, sadece "boş" hikayelerini paketlemeye odaklanıyorlar. Bu, yenilikçi yolların çarpıtılmasına neden oldu: hikaye anlatımından hızlı paketlemeye, ardından ilişki bulup borsa çıkışına ve son olarak nakit elde etmeye. Ürünler, kullanıcılar ve gerçek değer yaratımı, gerçekçi olmayan bir ideoloji olarak görülüyor.

Çekim Ekonomisinin Riskleri

Görünüşte, proje sahipleri fonları listeleme ve coin fiyatını yükseltmek için kullanmakla çeşitli taraflara fayda sağlıyor gibi görünüyor. Ancak, uzun vadede bu model olumlu dışsallıkların kaybına yol açıyor. Aracılar giderek büyüyor, tekelleştikten sonra komisyon oranı sürekli artıyor. Proje sahipleri araştırma ve geliştirme maliyetlerini azaltmak zorunda kalıyor ve nihayetinde piyasadan çıkmayı seçebilirler. Bireysel yatırımcılar giderek daha ciddi bir sıfır toplamlı oyunla karşı karşıya kalıyor, para kazanma etkisi yavaş yavaş kayboluyor.

Temelde, aracılar hizmet sağlayıcıdır ve doğrudan değer yaratmazlar. Hizmet sağlayıcı en büyük çıkar grubu haline geldiğinde, tüm ekosistem sanki kanser olmuş gibi olur ve bu nihayetinde piyasanın çöküşüne yol açabilir.

Dönemin Gücü ve Yeniden Umut İnşa Etmek

Kripto para piyasası nihayetinde döngüsel bir piyasadır. İyimserler, mevcut durgunluk döneminin ardından gerçek "değer baharı"nın nihayet geleceğine inanıyor. Teknik yenilikler, yeni uygulama senaryoları ve iş modelleri, yenilikçi heyecanı yeniden canlandıracaktır.

Kötümserler, piyasanın daha derin bir yeniden yapılandırma sürecinden geçmesi gerektiğini düşünüyor; mevcut çarpık düzen tamamen çöktüğünde gerçek bir yeniden inşanın başlayacağını savunuyorlar.

Her durumda, sektör çalışanları sorgulamalar, iç çekişmeler ve tükenmişlikle dolu zorlu bir dönemle karşılaşacaklar. Ama bu, piyasanın doğasıdır - döngüler bir kaderdir, balonlar ise yeniliğin öncüsüdür.

Gelecek belki de parlak, ancak parlaklığa giden yol olağanüstü uzun ve zorlu olabilir.